8 Kasım 2007 Perşembe

Şaka olmalı

Çok güzel bir hafta sonu geçirdim.Yenilendim sanki.Ne kadar çok seviyorum bahçeleri bir bilseniz.Sabahın erken saati kalkıp bahçeyi dolaşmayı, huzur içinde meyveleri toplamayı,o sessizlikte kafamı dinlemeyi.Hele birde bir gün evvel yağmur yağmışsa ve yapraklarda damla damla sular varsa değmeyin keyfime :) İşte Huzur budur.


Biz(yani ailem) sanıyorum gelişime ayak uydurmamıza rağmen, topraktan asla vazgeçmeyenlerdeniz.


Narenciye ,üzüm,ceviz,zeytin,nar,armut,vişne,ayva(hemde 2 ton kadar meyva veriyor),incir,elma,erik... ağaçlarımızın yanında kendi dometesimizi ,patlıcanımızı ,biberimizi ,kerevizimizi, kabağımızı(hem tatlısını hem tuzlusunu) ....yetiştiriyoruz.Pazara çıkmıyorum pek anlayacağınız:)


Bunların hepsi umarım çocuklarımada miras kalır.Umarım onlarda bunun kıymetini bilirler.


Çünkü artık toprakla uğraşan insan sayısı zaman içinde gitgide azalıyor.Kendi ürününü üreten anlamında tabiiki.Eskiden babannemin yada aneannemin evinin hemen önünde küçük bir ekili alanı olurdu.Sık kullanılan sebzeler için.Zaten üzüm her evin önünde vardı. Çardaklara sardırılırdı gölgesinden faydalanmak için.Yaprakları zaten tartışılmaz lezzetli.Ama şimdi koca koca apartmanlar sadece boya ile renkleniyor.


Ben hiç hazır zeytin yememiştim ta ki üniversiteye gidene kadar.Gerçi şimdide yemiyorum ama ara sıra alırdık üniversitedeyken dışardan.


Ne garip eskileri özlüyor insan .Bunca çeşite rağmen babannemin yaptığı peyniri,anneannemin pişirdiği bazlama yı özlüyorum.



Üstteki yazımı yazdıktan sonra öğrendiğim ben ve ailem için üzücü olan olay hakkında da bir kaç cümle etmek istiyorum.Bazen insanı dinden imandan çıkarıyorlar yahu.

Eskileri yaşatamıyoruz malesef.

Yaşatamadığımız gibi teknolojiye de yenik düşüyoruz,düşürülüyoruz.Bizim epey büyük olan ayva,nar,ceviz ve elma ekili tarlamızdan doğalgaz boru hattı geçecekmiş.İnanamıyorum.
Az ilerdeki tarladan geçirin bak orası ekili değil , yok illa at gözlüğüyle bakacağız ya .Bürokrasi denen illet var ya . Bilemiyorum .Geliyolar ölçüp biçiyolar . Ne olacak nasıl olacak.Yok bizim Ankara'da tanıdığımız.Acaba ondan mı başımıza geliyor bu tarz olumsuzluklar.Daha evvel de okul yapmak için devlet arsamızı istimlak etmişti.Sonra yetmedi ilçemizin tüm yolları nedense bizim arsalarımızdan geçti.Toprakta gözümüz yok ama, o ağaçlar ne zorluklarla yetişiyor , ne kadar zaman alıyor meyve vermesi. Meyve verene kadar ne kadar çok bakım istiyor.Biliyor musunuz ?
Aklım almıyor.Ülkemde yapılan yanlışları durdurmaya ,düzeltmeye gücüm yetmiyor.
Bakalım elimizden geldiği kadar uğraşacağız ama ailem yıllardır bu durumlara o kadar alışmışki yapacak bir şey yok diyorlar.Ne yani devlet gelecek yıllardır ektiğimiz gözümüz gibi baktığımız arsamızı gene istimlak edecek ve boru hattını geçirecek.

Biri şaka yapıyor olmalı.

Hiç yorum yok: